Başakşehirdeki İnternet Kafeler

Başakşehir İlçesin deki İnternet Cafeler Hakkında

Başakşehir de ki internet kafeler çoğunlukla lise öğrencilerinin kullandığı yerlerdir. Başakşehirde ki internet kafelerde fiyat sıkalası bi hayli geniştir. Öyle ki bilgisayarların saatlik kullanım ücreti 1,5 ile 3,5 TL arasında değişmektedir. Herkesin de tahmin edebileceği gibi en yüksek fiyatlı internet kafemiz gerek bilgisayar, masa, sandalye ve sistem olsun, gerekse oturmuş olan disiplin ve gıdaya verdikleri önem olsun diğer rakiplerini bu farklarıyla geride bırakırlar. Aslında bu piyasada bilgisayar ve sistemin önemi kadar fiyatından kaynaklanan popülerite de çok büyük bir etkendir. 

 

Örneklendirmek istersek, cebinde para olan ve internet kafelere vereceği parayı fazla ciddiye almayan birisi her zaman en pahalısını tercih eder ve gerçekten memnun kalır. Başakşehir insanının genel olarak varlıklı insanlar olduğunu bildiğimiz için onlar da en pahalısını tercih edecek ve bu kafe saatlik ücretleri daha da pahalı hâle getirecek.İnternet kafeler, oyun oynamak için gelen insanlardan kazandığı para kadar neredeyse gıda bölümünde de çok kazanırlar. Çünkü bu kadar genç belki akşama kadar oyun oynuyor ve doğal olarak susuyor veya acıkıyor. Sonrasında fiyatı ucuz olursa oradan alıyor, fiyatı pahalı olursa da internet kafeden çıkıp yiyecek atıştırmalık almaya gitmek istemiyor çünkü o an kendini oyuna ve  bilgisayara fazla bağlı hissediyor. Bu sayede normal şartlarda 1,5 TL'ye alacağı çikolatayı 2,5-3,0 TL'ye alıyor.Böylece internet kafeler gerçekten büyük bir kâr elde ediyor. Ama bence bu kadar kazanmaları garip değil çünkü insanlar yüksek miktarda bir para vererek bilgisayar alacağına bilgisayar fiyatına kıyasla çok daha düşük fiyatlara son sistem bilgisayar hizmeti sunan internet kafeleri tercih ediyor. Ve bu işten ihtiyacını karşılayamadığı tek şey sahiplik duygusu"Sahiplik duygusu da nedir?"

Dediğinizi duyar gibiyim.

Sahiplik duygusu insana özgüven aşılayan, kendi malının kıymetini bilmesini sağlayan ve para kazanmanın kolay bir şey olmadığını öğreten bir hayat dersidir. Mesela internet kafelerde  kullanılan ekipmanlar genellikle çok kötü kullanılır. Kimisi klavyeye bir şey döker, kimi sinirlenip fareyi fırlatır. Şimdi gelelim sahiplik duygusuna. O klavye ve fare o kişinin olsaydı bu kadar zarar vermezdi. Eğer verseydi de ya ailesi tarafından azar işitir, ya da yokluğa düştüğünde böyle hor kullandığı için kendine kızardı. Yani sadece internet kafe diyip geçmemeli. Zira insanoğlu heryerden yeni şeyler öğrenmeye programlandığından dolayı buradan da kendine bir şeyler çıkarır.