Maalesef ki günümüzde insanlar çok müsrif davranıyor ve önlerine gelen yemekleri yemiyor veya israf ediyorlar. Bayatlayan ekmekleri çöpe dolduruyor ve yiyecekleri çözüm üretip değerlendirmek yerine Dünya'da milyonlarca aç ve susuz insan varken onlar şımarık davranıp yiyecekleri ziyan ediyorlar.
Çeşitli belgesellerde Dünya'da ki açlığın ve susuzluğun başkentlerini bulabilirsiniz. Bu belgeseller sizi öylesine içten etkileyecektir ki beyninizde kocaman bir yer kaplayacaktır. Çok büyük bir kıta olan Afrika da insanlar, göllere gitmek için bir kaç günlük yolu yürürler. Fakat bu göller tuzludur ve tuz onları hasta etmelerine rağmen çoğu kişi dayanamayıp bu sudan içer ve çok ağır hastalıklara yakalanırlar. Düşünsenize daha yemek ve su bile bulamıyorken oralarda ilaç ne arar? Fakat bu hastalığın sonu ölümdür. Aslında oradaki köylerde makineler vardır ve suyun tuzunu ayırır. Makineler işe yarar yaramasına ama hava koşulları yüzünden bozulur.
Hava tahmin edemeyeceğiniz kadar sıcaktır ve o susuzlukta nasıl dayandıklarını hayal bile edemesiniz. Tarım yapsalar su yok, ağaç dikip meyvelerini yeseler yaş toprak yok. Barınacak bir ev deseniz imkan yok. Yani kısacası insanların her gün yaptığı tek şey ALLAH'A dua etmektir. Maalesef bunların sebebi farklı ülkelerin sömürgesine uğramalarıdır. Fakat günümüzde ekmekleri çöplere doldurmak yerine bayat ekmekleri değerlendirip bunların üstesinden gelebiliriz. Mesela bayat bir ekmeği biraz ıslatıp sonra pişirerek tekrardan taze hala getirebiliriz. Kurutup üstüne baharat döküp kıtır kıtır yiyebiliriz. Aynı zamanda harç olarakta kullanabilir.
Elif Seda Köseoğlu
Abi inşallah bu haber tüm insanlara bir ders olmuştur.Abi seni beğenerek takip ediyorum.
YanıtlaSil